ÇİL NEDİR? NEDEN OLUŞUR?

İnsanlarda cilt rengini melanin belirler. Fakat bir tek cilt rengini belirlemekle kalmaz, uzun süre güneş altında kalmanın zararı olan etkilerine karşı da koruyucu görevi ve işlevi vardır. Bu melaninler, melanosif denilen hususi hücreler tarafınca üretilir. Bu melanosif hücrelerinin, belirli kesim ve noktalarda yoğun bir halde gruplaşması sonucu oluşan, ciltteki lekelere çil denir. Güneşin zararı olan ışınlarına maruz kalmanın yanında, genetik olarak da oluşabilir.

ÇİL TÜRLERİ

Ephelides (ephelis): Yunanca olan kelime çil için kullanılan tıbbi terimdir. Bu terim, bronz, hafifçe kırmızımsı yada açık kahverengi olan ve tipik olarak güneşli aylarda görülen 1 mm-2 mm düz noktalar olarak tanımlamaktadır. Kırmızımsı saçlı ve yeşil gözlü insanoğlu bu çillere daha yatkındır. Güneşten korunma ve güneş koruyucularının tertipli kullanımı da dahil olmak suretiyle, çillerin görünümünü hafifletmeye destek sunar.

Lentijinler (lentigo): Mercimek için kullanılan Latince sözcükten gelir. En yaygın güneş yanığı ve güneş hasarı alanında bulunan bazı büyük pigmentli lekeler için tıbbi terimdir. Lentijinler çoğu zaman yaygın çilden daha koyudur ve çoğu zaman kışın solmazlar. Bu tür bir nokta, lentigo simplex yada solar lentigo olarak adlandırılır. Melanosit ve melanozomların sayısı (melanin pigmenti içeren hücresel yapılar) ve görünümü normaldir. Lentijinler ender bir genetik sendromun parçası olsa da, bir çok vakit bir tek izole ve önemsiz noktalardır.

ÇİLLERİN TEDAVİSİ

Çiller, çocukluk döneminde çıkan ve erişkinlik döneminde çıkan çiller olarak ikiye ayrılmaktadır. Çocuklarda görülen efelit tipi ufak çiller çoğu zaman tedaviye gereksinim kalmadan buluğluk döneminden sonrasında kaybolur. Erişkinlikte ortaya çıkan çiller ise kendiliğinden kaybolmaz. Daha sonrasında çil lekeleri oluşan kişilerin bir dermatoloğa görünmelerinde yarar vardır. Doktorunun uygun görmüş olduğu bir halde tedavi olabilirler fakat her tedavi kati netice vermeyebilir. Çilden kurtulmak için en oldukca tercih edilen tedavi şekillerinden birisi lazerdir.

HANGİ DURUMLARDA DOKTORA BAŞVURULMASI GEREKİR?

  • Kahverengi lekeler asimetrikse,
  • Lekelerin kenarları ve renginde düzensizlik var ise,
  • Çilin çapı büyük hızla artıyorsa,
  • Kahverengi kir hızla biçim değiştiriyorsa,
  • Çevresinde daha küçük lekeler oluşuyorsa,
  • Tümör habercisi sertlik, kabarıklık, kanama, ağrı, kabuklanma, kaşıntı yapıyorsa, doktora başvurulmalıdır.